Bilim ve Teknoloji

Google’dan Tarihi Hamle: “Tercih Edilen Kaynaklar” ile Arama Sonuçlarının Kralı Artık Sensin!

Google Tercih Edilen Kaynaklar özelliği ile arama sonuçlarının kralı artık sensin! Bu devrimsel yenilik interneti ve SEO'yu nasıl değiştirecek?

Son zamanlarda Google’da bir şey arattığında, karşına çıkan sonuçlardan pek de memnun kalmadığın oluyor mu? Hani böyle “Bu site de nereden çıktı şimdi?” diye içinden geçirdiğin anlar… Eğer cevabın evetse, yalnız değilsin. İnternet bir bilgi okyanusu ama bazen o okyanusta boğuluyor gibi hissediyoruz. Sanırım Google da bu sesimizi duymuş olacak ki, 12 Ağustos 2025’te masaya öyle bir kart sürdü ki, bütün oyunun kuralları yeniden yazılıyor. Adı: Google Tercih Edilen Kaynaklar (Preferred Sources).

Peki bu havalı isim ne anlama geliyor? Kısaca özetlemem gerekirse, Google artık arama sonuçlarının direksiyonunu biraz da bize bırakıyor. Evet, yanlış duymadın, sana bırakıyor!

Nedir Bu “Google Tercih Edilen Kaynaklar” Hadisesi?

Şöyle anlatayım: Bugüne kadar Google, bizim neyi seveceğimizi, hangi siteye güveneceğimizi kendi gizemli algoritmalarıyla tahmin etmeye çalışıyordu. Arama geçmişimizden, konumumuzdan falan bir profil çıkarıp “Hah, bu kullanıcı kesin şunu okumak ister” diyordu. Bazen tutturuyor, bazen de fena halde çuvallıyordu.

İşte Google Tercih Edilen Kaynaklar özelliği bu devri kapatıyor. Artık Google’a doğrudan, “Bak sevgili Google, ben haberleri şu şu ve şu sitelerden okumayı seviyorum. Onlara güveniyorum. Bana bir şey göstereceksen, önce onların kapısını çal” diyebiliyoruz. Kısacası, algoritmanın tahminlerine mahkum olmak yerine, kendi favori yayınlarımızı bizzat seçiyoruz.

Peki Nasıl Çalışıyor Bu Sistem?

Aslında kullanımı aşırı basit. Güncel bir haber konusu arattığında, “En Çok Okunan Haberler” bölümünün yanında küçük bir ikon göreceksin. Ona tıkladığında bir menü açılıyor ve oraya güvendiğin sitelerin adını yazıp tek tıkla listene ekliyorsun. İster bir tane ekle, ister yüz tane. Sınır yok!

Sponsor

Bu listeyi bir kere oluşturduktan sonra, o sihirli “Sonuçları Yeniden Yükle” butonuna bastığın an her şey değişiyor. Google, senin için adeta kişisel bir haber panosu haline geliyor.

Arama Sayfan Yepyeni Bir Kimliğe Bürünüyor

Bu özelliği aktive ettiğinde, o bildiğimiz sıkıcı arama sonuç sayfası (SERP diyorlar adına) resmen evrim geçiriyor. İki temel değişiklik var ve ikisi de harika.

“En Çok Okunan Haberler” Artık Senin Adamlarınla Dolu

İlk ve en gözle görülür değişiklik burada yaşanıyor. Listene eklediğin sitelerin haberleri, arama yaptığın konuyla ilgiliyse, “En Çok Okunan Haberler” karuselinde torpilli bir şekilde en üst sıralara tırmanıyor. Düşünsene, “Pixel 10” diye aratıyorsun ve normalde ilk sırada çıkan site yerine, senin favorin olan teknoloji blogunun haberi en tepede beliriyor. Bu, adeta sevdiğin restoranda sana özel VİP masa ayrılması gibi bir şey!

Ama korkma, Google seni tamamen bir fanusa hapsetmiyor. Arada diğer sitelerden haberler de görmeye devam edeceksin. Yani amaç, seni dünyadan koparmak değil, sadece senin güvendiğin sesleri daha fazla öne çıkarmak.

Karşınızda Yepyeni: “Kaynaklarınızdan” Bölümü

Asıl bomba bu bence. Arama sonuçlarında aşağılara doğru indiğinde, “Kaynaklarınızdan” adında yepyeni bir bölümle karşılaşacaksın. Bu bölüm, adından da anlaşılacağı gibi, SADECE ve SADECE senin seçtiğin sitelerden gelen haberleri gösteriyor. Burası, senin kişisel haber ajansın gibi çalışıyor. O gün güvendiğin kaynaklar ne yazmış, ne çizmiş, hepsini bir arada görebileceğin özel bir alan.

Yayıncılar İçin Alarm Zilleri: Artık Tek Kural Var, Sevilmek!

Şimdi madalyonun diğer yüzüne bakalım. Eğer bir blog yazarıysan, bir haber siten varsa ya da içerik üretiyorsan, bu özellik senin için her şeyi değiştiriyor. Bugüne kadar ne yapıyorduk? SEO kasıyorduk. Anahtar kelimeler, backlinkler, teknik optimizasyonlar… Google’ın algoritmasının gözüne girmek için kırk takla atıyorduk.

Sadakat, Yeni SEO’nun Ta Kendisi

Google Tercih Edilen Kaynaklar ile bu devir bitiyor. Artık Google’ın algoritmasına oynamak yetmiyor, doğrudan okuyucunun kalbine oynamak zorundasın. Çünkü bir okuyucu seni favori listesine eklediği an, Google için en değerli sinyallerden birini vermiş oluyor. Bu ne demek? Artık en büyük yatırım, okuyucunla aranda kurduğun o samimi bağ ve güven.

Bu durum, “sadakat döngüsü” dediğim bir şeyi tetikliyor. Seni seven okuyucu seni listesine ekliyor, bu sayede sen onun karşısına daha çok çıkıyorsun, o da seni daha çok seviyor ve senden vazgeçemiyor. Harika bir döngü, tabii o sevilen marka sensen!

Büyük Balık Küçük Balığı Yutar mı?

İşte işin biraz can sıkan kısmı da bu. Yıllardır piyasada olan, büyük, tanınmış medya kuruluşları bu özellikten en çok faydalanacak olanlar. Milyonlarca takipçilerine “Hadi bizi Google’da favorilerinize ekleyin” dedikleri an, konumlarını daha da sağlamlaştıracaklar. Peki ya yeni bir blog açan, niş bir konuda harika içerikler üreten ama adı sanı duyulmamış o küçük yayıncı ne olacak? İşte onun için keşfedilmek artık çok daha zor olabilir.

Büyük Resim: Google’ın Yapay Zeka Satrancındaki Hamlesi

Bu özelliği tek başına değerlendirmek hata olur. Bu, Google’ın son zamanlarda attığı yapay zeka adımlarının çok akıllıca bir parçası. Hatırlarsan, bir de “Yapay Zeka Özetleri” (AI Overviews) diye bir şey çıkardılar. Hani sen bir şey aratınca, sana sitelere tıklamana gerek kalmadan direkt cevabı veren o kutucuklar… İşte o özellik, yayıncıların trafiklerini baltaladığı için büyük tepki çekmişti.

Sponsor

“Tercih Edilen Kaynaklar” ise tam tersi bir amaca hizmet ediyor. O, sitelerden içerik “çalmak” yerine, doğrudan o sitelere trafik gönderen, yayıncı dostu bir özellik. Biri alırken, diğeri veriyor. Google burada resmen bir denge politikası güdüyor. Bir yandan yapay zeka ile cevapları kendi veriyor, diğer yandan “Ama bakın, orijinal içeriği de destekliyorum” mesajı veriyor.

Aşağıdaki tablo, Google’ın yeni oyuncaklarının ne işe yaradığını daha net anlatacaktır:

Özellik Temel İşlevi Kullanıcı Kontrolü Yayıncıya Etkisi
Tercih Edilen Kaynaklar Kullanıcının Seçtiği İçeriği Önceliklendirme Yüksek (Doğrudan Seçim) Sadık okuyucudan gelen trafikte artış potansiyeli
Yapay Zeka Özetleri (AI Overviews) Yapay Zeka ile Cevapları Özetleme Düşük (Dolaylı) Siteye tıklama oranında ciddi düşüş riski
Web Rehberi (Web Guide) Yapay Zeka ile Sonuçları Gruplama Orta (Keşif Odaklı) Konu bazlı aramalarda yeni görünürlük modeli

O Meşhur “Filtre Balonu” Tartışması Alevlenir mi?

Bu tür bir kişiselleştirme özelliği duyurulduğunda akla ilk gelen soru hep aynıdır: “İyi de bu bizi kendi düşüncelerimizden oluşan bir fanusa, yani bir ‘filtre balonuna’ hapsetmez mi?” Yani, sadece kendi görüşümüzü yansıtan haberleri okuyarak dünyadan kopar mıyız?

Bu Balonu Şişiren Google Değil, Sensin

Bence burada kritik bir fark var. Eski tip filtre balonlarında, algoritma biz farkında olmadan, gizlice bizim için bir dünya yaratıyordu. Oysa Google Tercih Edilen Kaynaklar özelliğinde, o listeyi bizzat sen, kendi ellerinle oluşturuyorsun. Yani eğer tek tip, sadece bir siyasi görüşü yansıtan kaynakları seçersen, evet, kendi balonunu kendin şişirmiş olursun. Ama farklı görüşlerden, farklı alanlardan (yerel, ulusal, spor, teknoloji) bir liste yaparsan, tam aksine çok daha zengin bir bilgi akışına sahip olabilirsin.

Bu özellik, aslında bir nevi medya okuryazarlığı testimiz olacak. Üstelik Google, “En Çok Okunan Haberler” bölümünde hala liste dışı kaynakları da göstererek bu balonun tamamen kapanmasını engelliyor. Bence adil bir denge.

Asıl Bedel: Mahremiyetimiz

Bana sorarsan, asıl düşünmemiz gereken şey mahremiyet. Bu özelliği kullanmak için Google hesabına giriş yapman gerekiyor. Ve sen o listeyi oluşturduğunda, Google’a paha biçilmez bir bilgi veriyorsun: kimlere güvendiğini, ne okuduğunu, ilgi alanlarını ve dolayısıyla siyasi görüşünü… Adeta kendi “tercih profilini” altın tepside sunuyorsun. Bu kontrol karşılığında ödediğimiz bedel bu. Aklında bulunsun.

Peki Şimdi Ne Yapacağız? (Özellikle İçerik Üreticileri İçin)

Eğer bir yayıncıysan, bu yeni düzende ayakta kalmak ve başarılı olmak için stratejini güncellemen şart. İşte benim nacizane tavsiyelerim:

1. Markana ve Topluluğuna Yatırım Yap: Artık en değerli varlığın, markana duyulan sevgi. Kopyala-yapıştır içerikler yerine, kimsenin yapmadığı özgün analizler, derinlemesine araştırmalar yap. Okuyucularınla etkileşime gir, onlara bir topluluğun parçası olduklarını hissettir. E-bültenler, özel etkinlikler… Onları sana bağlayacak her şey artık SEO’dan daha önemli.

2. Okuyucundan Açıkça İste: Utanma, sıkılma. İçeriklerinin sonunda, sosyal medya hesaplarında, e-bültenlerinde okuyucularına bu yeni özelliği anlat ve “Bizi seviyorsanız, Google’da tercih edilen kaynak listenize ekleyin” diye açıkça çağrı yap.

3. Sadece Yazma, Konuş ve Görün: İnsanlar haberleri artık sadece okumuyor; izliyor ve dinliyor. İçeriklerini videolara, podcast’lere dönüştür. Bu, markana bir yüz ve ses kazandırır, seni daha akılda kalıcı yapar.

4. Önce Kendi Evini Güzelleştir: Okuyucunun seni Google’da favorisine eklemesini istiyorsan, önce kendi sitende ona harika bir deneyim sunmalısın. Hızlı, kullanışlı, kişiselleştirilmiş bir site, sadakatin ilk adımıdır.

Sonuç olarak, “Tercih Edilen Kaynaklar” ile Google, aramızdaki ilişkiyi yeniden tanımlıyor. Algoritmaların karanlık dehlizlerinde kaybolmak yerine, artık her şey daha şeffaf ve daha insani bir zemine oturuyor. Başarının anahtarı artık bir algoritmayı kandırmak değil, bir insanın güvenini kazanmak. Ve bence bu, internetin geleceği için harika bir haber.


Peki sen Google’ın bu yeni hamlesi hakkında ne düşünüyorsun? Tercih ettiğin kaynakları ekleyecek misin? Hadi, yorumlarda fikirlerini paylaş, üzerine biraz daha sohbet edelim! Yazıyı faydalı bulduysan, arkadaşlarının da haberi olsun.

Hadi bizi Google’da favorilerinize ekleyin

Kaynaklar:

Sponsor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlginizi Çekebilir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün!