Heteroromantik Nedir? Aşk ve Çekim Rehberi
Heteroromantik ne demek? Karşı cinse romantik çekim hissediyorsun ama cinsellik aklının ucundan geçmiyor mu? Bu rehberle kendini keşfet!
Karşı cinse romantik bir çekim hissediyorsun ama cinsellik aklının ucundan geçmiyor mu? Heteroromantik olabilirsin! Bu ne anlama geliyor ve nasıl fark edersin?
Cinsel yönelimler hakkında bir şeyler duymuşsundur herhalde, ama romantik yönelim diye bir şey kulağına çalındı mı hiç? Belki de sen heteroromantiksin!
Birine fena halde tutulduğunu hissettin mi? Hani kalbin pır pır ediyor, gece gündüz mesajlaşıyorsun, hatta kafanda onunla bir ömür boyu planlar yapıyorsun, ama iş cinselliğe gelince “Eee, bu mu yani?” diyorsun.
Belki cinsellik sana pek bir şey ifade etmiyor ya da birini gerçekten tanıyıp bağ kurmadan o ateşi hissetmiyorsun. Ama romantizm denince kalbin hep karşı cinse mi kayıyor?
Eğer bu sana biraz tanıdık geldiyse, heteroromantik olabilirsin.
Ve hayır, bu “utangaç heteroseksüel” olmak demek değil, bambaşka bir şey!
Heteroromantik, bir romantik yönelim. Yani, cinsel olarak kime çekildiğinden tamamen bağımsız bir durum. Aseksüel olabilirsin ama heteroromantik. Biseksüel ya da panseksüel olsan bile heteroromantik olman mümkün. Bu, âşık olmakla ilgili, kiminle yatmak istediğinle değil.
Psikologlar, romantik ve cinsel çekimin farklı şeyler olduğunu yıllardır araştırıyor. Özellikle aseksüel ya da gri-aseksüel insanlarda, romantik çekimin cinsellikten ayrı bir şekilde yaşanabildiği görülmüş.
Kaynak: Yule, G., Brotto, L.A., & Gorzalka, B.B. (2015), Aseksüel bireylerde romantik yönelim
Eğer “Onunla el ele gezmek, birlikte film izlemek istiyorum ama daha ötesi umrumda değil” diye düşündüysen, merak etme, bunun bir adı var. Ve bu kavramı öğrenmek, kendini daha iyi anlamana yardımcı olabilir.
Heteroromantik Olmak Ne Demek?
Heteroromantik olmak, karşı cinse romantik çekim hissetmek demek. Cinsel çekimden bağımsız olarak, kalbinin karşı cinse yönelmesi. Önemli olan, duygusal bir bağ kurma isteği, fiziksel tutku değil.
Peki, romantik ve cinsel yönelimi ayırmak niye önemli? Çünkü bu, seni sen yapan şeyleri anlamana yardımcı oluyor.
Heteroseksüel olabilirsin ama heteroromantik olmayabilirsin. Eşcinsel olabilirsin ama yine de heteroromantik olabilirsin. Ya da aseksüelsin, cinselliğe hiç mi hiç ilgin yok, ama karşı cinsten biriyle sarılıp dizi izlemeyi, romantik randevulara gitmeyi ya da âşık olmayı hayal ediyorsun. İşte bu heteroromantiklik.
Araştırmalar, romantik çekim ile cinsel çekimin beyinde ayrı sistemler olduğunu söylüyor. Bu yüzden biri olmadan diğeri pekâlâ var olabilir.
Kaynak: Bogaert, A.F. (2015), Aseksüellik: Nedir ve neden önemlidir
Mesela, kadınsan bir erkeğe, erkeksen bir kadına duygusal olarak çekiliyorsun ama cinsel olarak ne hissettiğinden emin değilsen ya da fiziksel şeyler seni pek sarmıyorsa, o duygusal çekim yine de senin kimliğinle ilgili bir şeyler anlatıyor. Heteroromantiklik burada devreye girip sana bir ayna tutuyor.
Romantizm ve Cinsellik Neden Farklı?
Romantizm, tamamen duygusal bir mesele. Birlikte vakit geçirmek, ışıklar altında el ele yürümek, dizi keyfi yapmak ya da sabah kalkar kalkmaz “Günaydın” mesajı atmak istemek. Kalbini ısıtan, birine duygusal olarak yakın olma isteği.
Cinsellik ise fiziksel bir çekim. Birine dokunmak istemek, flört ederken o elektriği hissetmek ya da fiziksel olarak bir çekimle kıvılcımlar saçmak. Daha çok kimyayla, temasla ve fiziksel tatminle ilgili.
Çoğu insan için bu iki his bir arada olur. Aynı kişiye hem âşık olursun hem de cinsel çekim hissedersin. Ama bazılarımız için bu iki yol ayrı ayrı ilerler.
Araştırmalar, romantik ve cinsel çekimin farklı duygusal ve nörobiyolojik sistemlerle çalıştığını gösteriyor. Bu yüzden birine deli gibi bağlanırken cinsel bir arzu hissetmeyebilirsin, ya da tam tersi.
İşte heteroromantik yönelim burada devreye giriyor. Karşı cinsten biriyle derin bir duygusal bağ kurmak istiyorsun ama cinsellik aklının ucundan geçmiyor. Ya da sadece romantik anları, randevuları, sarılmaları, o güvenli duyguyu arıyorsun. Ve bu tamamen normal!
Bu farkı anlamak, sadece kim olduğunu değil, ilişkilerinde ne istediğini de netleştirir. Birinden ne beklediğini daha iyi ifade edebilirsin. Günümüzün flört uygulamaları ve bağlanma kültürünün her şeyi karıştırdığı bir dünyada, duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını bilmek büyük bir avantaj.
Heteroromantik Olduğunu Nasıl Anlarsın?
Romantik yöneliminle ilgili merakın varsa, kendine birkaç soru sorman işe yarayabilir.
Romantik yönelim, kime âşık olmak ya da ilişki kurmak istediğini gösterir. Şunu düşün: Genelde karşı cinse mi romantik duygular hissediyorum? Onlarla mı randevuya çıkmayı hayal ediyorum? İlişki, evlilik ya da çocuk hayallerimde hep karşı cins mi var?
Eğer sadece karşı cinse romantik çekim hissediyorsan, heteroromantik olabilirsin.
Ama heteroromantik sana tam uymuyorsa, başka romantik yönelimlere de bakabilirsin.
Aromantik: Hiçbir cinsiyete romantik çekim hissetmemek
Biromantik: Hem erkeklere hem kadınlara romantik çekim
Homoromantik: Kendi cinsiyetine romantik çekim
Panromantik: Tüm cinsiyetlere romantik çekim
Polromantik: Birden fazla cinsiyete, ama hepsine değil, romantik çekim
Gri-romantik: Nadiren romantik çekim hissetmek
Demi-romantik: Yakın bir bağ kurduktan sonra romantik çekim
Heteroromantiklik Nasıl İşler?
Cinsel çekim yaşayanlar için romantik yönelim, cinsel yönelimle aynı hizada olabilir. Ama bazılarında bu ikisi ayrı tellerden çalar.
Heteroromantiksen, cinsel çekimin ne olursa olsun, ilişkilerin nasıl yürüdüğünü merak ediyorsun, değil mi?
Heteroromantik ilişkiler, diğer ilişkilerden farksız. Romantik duyguların neyse, ona göre hareket edersin. Eğer bu duyguları sadece erkeklere ya da sadece kadınlara hissediyorsan, muhtemelen sadece onlarla romantik bir ilişkiye girersin.
Heteroromantik bir ilişkinin diğerlerinden farkı, mesela aseksüel ve heteroromantik birinde daha belirgin olur. Bu kişi kimseye cinsel çekim hissetmez ama karşı cinsten biriyle romantik bir ilişki kurmak ister.
Heteroromantik olduğunu söylemek bazen zor olabilir, çünkü bu kavram pek bilinmiyor. Sadece “Ben heteroromantiğim” deyip geçmek yetmeyebilir. Partnerine sabırlı davranman, bu kavramın ne olduğunu ve ilişkinize nasıl yansıdığını anlamalarına zaman tanıman gerekebilir.
Heteroromantiklik Hakkında Yanlış Anlamalar
“Heteroromantik” kulağa basit gelebilir, ama çoğu insan bu konuda kafayı karıştırıyor. Çünkü romantik yönelim, cinsel yönelim kadar sık konuşulmuyor ve ikisi bazen iç içe geçiyor gibi görünüyor.
En sık yanlış anlamaları düzeltelim:
1. “Bu sadece heteroseksüel olmak değil mi?”
Hayır, değil. Heteroromantik olmak, karşı cinse romantik çekim hissetmek demek, ama bu otomatik olarak onlara cinsel çekim duyduğun anlamına gelmiyor. Aseksüel ya da demiseksüel olabilirsin, hatta başka cinsiyetlere cinsel çekim de hissedebilirsin. Özetle, heteroromantiklik kime âşık olduğunu tanımlar, kiminle yatmak istediğini değil.
Kaynak: Gupta, K. (2015), Zorunlu cinsellik ve kimlik
2. “Heteroromantik olup eşcinsel olabilir miyim?”
Evet, ve bu sandığından daha yaygın. Cinsel çekimine göre eşcinsel olarak tanımlansan bile, duygusal ya da romantik olarak karşı cinse çekilebilirsin. Etiketler sadece bir rehber, senin hikayen kendine özgü.
3. “Şimdi heteroromantiğim, hep öyle mi olacağım?”
Zorunlu değil. Romantik ve cinsel yönelimler zamanla değişebilir. Kendini tanıdıkça, hayatın değiştikçe duyguların da evrilebilir. Heteroromantik olarak başlayıp sonra başka duygular keşfedebilirsin. Bu, geçmişteki hislerini geçersiz kılmaz, sadece senin büyüdüğünü gösterir.
Kaynak: Diamond, L.M. (2008), Cinsel akışkanlık: Kadınların aşk ve arzusunu anlamak
4. “Bir etikete ihtiyacım var mı ki?”
Hayır, gerek yok. Etiketler, kendini anlamak ya da başkalarıyla bağ kurmak için işe yarayabilir, ama şart değil. “Heteroromantik” sana kendini ifade etmede yardımcı oluyorsa harika, ama illa bir etikete sahip olmak zorunda değilsin. Sen nasıl rahat ediyorsan öyle yap.
Heteroromantikliğin Farklı Türleri Var mı?
Heteroromantikliğin temelini anladık, ama başka çeşitleri var mı? Tabii ki var!
Romantik yönelim, cinsel yönelimden tamamen ayrı. Birçok insan, romantik ve cinsel yönelimlerini birleştirerek kendini tanımlar. Kiminle yatmak istediğin ve kiminle bir ömür geçirmek istediğin farklı olabilir, bu bazılarına karışık gelebilir ama gayet doğal.
Doğru ya da yanlış bir tanımlama yok. Önemli olan, sana neyin iyi geldiği.
1. Heteroromantik Aseksüel
Aseksüel biri, hiçbir cinsiyete cinsel çekim hissetmez. Ama bu, romantik ilişki istemediği anlamına gelmez. Heteroromantik aseksüel bir erkek, kimseye cinsel çekim duymaz ama kadınlarla romantik bir ilişki hayali kurar.
2. Heteroromantik Biseksüel
Biseksüel biri, hem erkeklere hem kadınlara cinsel çekim hisseder, ama romantik duyguları sadece karşı cinse yönelir. Mesela, heteroromantik biseksüel bir kadın, hem erkeklerle hem kadınlarla cinsel ilişki yaşayabilir ama aşkı ve romantizmi sadece erkeklerde bulur.
3. Heteroromantik Homoseksüel
Heteroromantik homoseksüel bir erkek, sadece erkeklere cinsel çekim hisseder. Kadınlara cinsel arzu duymasa da, onlarla romantik bir bağ kurabilir, duygusal olarak yakın hissedebilir.
4. Heteroromantik Gri-seksüel
Gri-seksüel insanlar, cinsel çekimi nadiren ya da sadece özel durumlarda hisseder. Heteroromantik gri-seksüel biri, cinsel çekimi pek yaşamaz ama karşı cinse romantik olarak çekilir.
5. Heteroromantik Panseksüel
Panseksüel biri, cinsiyetten bağımsız olarak cinsel çekim hisseder. Ama heteroromantik panseksüel biri, tüm cinsiyetlere cinsel çekim duysa da sadece karşı cinsle romantik bir ilişki ister.
Heteroromantik Olmayı Bırakabilir misin?
Cinsellik ve romantizm akışkan şeyler. Her zaman gri alanlar var, hiçbir şey siyah beyaz değil. Bütün hayatın boyunca heteroromantik olabilirsin, ama zamanla, sen değiştikçe ya da hayatın farklı bir yön aldıkça bu değişebilir.
Cinsel yönelimin için de aynısı geçerli. Belki hep karşı cinse romantik ve cinsel duygular hissettiğini düşündün. Sonra bir gün aynı cinsiyetten biriyle tanıştın ve ona da çekildin. Hayat böyle sürprizlerle dolu!
Ama şunu unutma: Heteroromantik olmayı kendi isteğinle durduramazsın. Cinsellik ve romantik yönelimler tamamen doğal, kontrol edemediğin şeyler. Sadece kadınları ya da erkekleri sevmeye karar veremezsin, çünkü bu hisler kendiliğinden gelir.
Ne hissediyorsan o, ve kendine dürüst olduğun sürece her şey yolunda. En önemlisi, kendine karşı açık olmak, başkalarına henüz tam anlatamasan bile.
Demiseksüel ile Heteroromantik Arasında Ne Fark Var?
Demiseksüellik, cinsel çekim hissettiğin ama bunu sadece derin bir duygusal bağ kurduktan sonra yaşadığın durum. Sanki cinsel çekimin bedenden çok kalbe bağlı.
Bu, demiseksüel birinin her bağ kurduğu kişiye cinsel çekim hissettiği anlamına gelmez. Mesela, bir yabancıyı görüp “Hemen onunla olmak istiyorum” demezsin. Belki istersin, ama bunu ancak o kişiyi tanıdıktan sonra anlarsın.
Heteroromantiklik ise romantik bir yönelim, demiseksüellik cinsel bir yönelim. İkisini bir arada yaşayabilirsin. Mesela, heteroromantik demiseksüel bir erkeksen, sadece kadınlarla ilişki kurmak istersin ve onlara cinsel çekim de hissedersin, ama sadece güçlü bir duygusal bağ kurduktan sonra.
Heteroromantik Bayraklar ve Semboller
Heteroromantik bayrağı, gri tonlarının kademeli geçişlerinden oluşuyor ve ortasında bir kalp var. Üstte koyu gri başlıyor, aşağı indikçe renkler açılıyor. En yaygın versiyonunda kalp siyah bir gradyanla başlar, başka bir versiyonda ise sol üst köşede beyaz bir kalp bulunur.
Etiket Kullanmak Önemli mi?
Cinsellik ve çekim, insanlığın en renkli yönlerinden. Kimse sana nasıl tanımlanacağını dayatamaz, çünkü kimse seni senin bildiğin gibi tanıyamaz. Kendini keşfetmek ve neyin sana uygun olduğuna karar vermek tamamen senin elinde.
Ama illa bir etiket seçmek zorunda değilsin. Cinsellik ve romantizm çoğu insan için karmaşık ve sürekli değişen bir yolculuk. O yüzden bir kutuya sıkışıp kalmak zorunda hissetme.
Etiket kullanıp kullanmamak senin bileceğin iş. Belki “heteroromantik biseksüelim” dediğinde kendini tam anlamıyla ifade etmiş hissediyorsun. Ya da bir gruba ait olmak, senin gibi düşünen insanlarla bağ kurmak istiyorsun. Bu bağlar, cinsel ve romantik kimliğini keşfetme yolunda inanılmaz önemli olabilir.
Kendini heteroromantik olarak tanımlamak tamamen sana kalmış. Etiket kullanmamayı da seçebilirsin. Heteroseksüel ya da eşcinsel olmayanlar için bir etiket seçmeden önce kendini yalnız hissedebilirsin. Bu hem senin hem de başkalarının kafasını karıştırabilir. Etiketler her şeyi netleştirir, bir gruba ait hissettirir, ama zorunlu değil.
Cinsiyet ve cinselliğin akışkan olduğunun artık daha çok kabul gördüğü bir dünyada, etiketler eskisi kadar ağır bir yük değil. Mesela, biseksüellik iki cinsiyet fikrine dayanırken, panseksüellik trans ve cinsiyet-karşıtı bireyleri de kapsıyor. Kendini tanımlama yolları, her türlü cinsiyet, cinsel ve romantik kimliği kucaklayacak şekilde genişliyor. Ve bu kabul, ünlüler ve medya sayesinde daha da yaygınlaşıyor.
Kimliğin Kalıplara Uymak Zorunda Değil
Şunu unutma: Heteroromantik olmak, kafanın karışık olduğu, bir şeylerin eksik olduğu ya da aşkı yanlış yaşadığın anlamına gelmez. Sadece senin duygusal bağ kurma şeklin eşsiz ve güzel, o kadar. Bu da anlaşılmayı hak eder, yargılanmayı değil.
Heteroromantik ve aseksüel, heteroromantik ve biseksüel ya da hâlâ flört uygulamasında bir şeyler çözmeye çalışıyorsun, fark etmez. Başkalarının seni sokmaya çalıştığı kutuların dışında var olabilirsin.
Çekim hissetmenin tek bir doğru yolu yok. Önemli olan, sana neyin doğru geldiğini bulman ve buna sadık olman. Etiketler sana yol gösterebilir, ama seni sonsuza dek tanımlamak zorunda değil.
Eğer heteroromantik terimi kendini biraz daha iyi anlamana yardımcı olduysa, bu harika bir adım. Olmadıysa? Sorun yok. Kimseye kesin bir cevap borçlu değilsin, sadece kendi gerçeğine sadık ol.
Sen bu konuda ne düşünüyorsun? Heteroromantik misin, yoksa başka bir yönelim mi sana daha yakın? Yorumlarda paylaş, yazıyı beğendiysen arkadaşlarınla da paylaşmayı unutma!
