İlişkide Sınırlar : Mutlu Bir Aşk İçin 43 Sağlıklı Kural

Sağlıklı bir ilişki için sınırları nasıl belirleyeceğini bilmelisin. Bu hem kişisel sınırların hem de çift olarak belirlediğiniz sınırlar için geçerli.

 

Bütün sağlıklı ilişkilerin ortak bir noktası vardır: sınırlar. Peki, bu sınırlar tam olarak ne anlama geliyor? Aslında her çift için farklılık gösterse de, bir ilişkide sınırların nasıl belirleneceğine dair bazı temel ortak noktalar var.

Sınırlar, kavgaların çığırından çıkmasını önlemek için konulabilir. Ya da partnerinin, senin tek başına halletmek istediğin bir konuya burnunu sokmasını engellemek için de olabilir.

Yani, ilişkine bağlı olarak belirleyeceğin sınırlar değişecektir ama unutma, bu sınırlar sadece bir kişiye değil, bir bütün olarak ilişkinize fayda sağlamalıdır.

İlişki sınırları nedir?

Özetle, bir sınır aidiyeti ve sorumluluğu tanımlar. Romantik bir ilişkideyken, “senin olan şeyler” genellikle elle tutulur nesneler değildir.

Sınır çizgisi, senin nerede bittiğini ve partnerinin nerede başladığını anlamana yardımcı olur.

Bu, ikiniz arasında limitler oluşturmakla ilgilidir. İdeal olarak, bu limitler ikinize de fayda sağlar ve partnerini daha iyi anlamana, onun da seni anlamasına yardımcı olur.

Başka bir deyişle sınırlar, ilişkide neyin senin sorumluluğun, neyin partnerinin sorumluluğu olduğunu belirler. “Çift” olarak tek bir kimliğe bürünmek yerine, senin birey olarak kim olduğunu ve partnerinin birey olarak kim olduğunu gösterir.

Sınırlar çok çeşitli olabilir – bedenin, sözlerin, eylemlerin, tutumların, değerlerin, tercihlerin ve duyguların gibi.

Örneğin, bir yere dokunulmasından hoşlanmıyorsan “hayır” diyebilirsin. Ya da partnerine kaba davrandıysan, bunun sorumluluğunu alıp özür dilemen ve bunu tekrarlamaman gerekir.

İlişkide sınırlar oluşturmanın en büyük nedenlerinden biri, suçlamaları ve hayal kırıklıklarını ortadan kaldırmaktır. Sağlıklı sınırların olduğunda, partnerini suçlama veya onun seni suçlama ihtimalini azaltırsın.

İnsanlar genellikle sorumluluğu başkasına atmak istediklerinde başkalarını suçlar.

Bir anlaşmazlıkta, yanlış anlaşılmada veya başka bir sorunda kendi payının sorumluluğunu aldığında, partnerin de kendi payının sorumluluğunu almaya istekli olmalıdır.

Eğer ikiniz de bunu yaparsanız, sorunlarınızı çok daha kolay çözebilirsiniz.

Bu, partnerinle güçlü duygusal bağlar kurmanın başlangıcıdır. Sınırlar olmadan sorunların ortaya çıkması an meselesidir.

Sağlıklı sınırlar neden önemli?

Sağlıklı bir ilişkide hiç sınır olmaması gerektiğini düşünebilirsin.

Artık eşit ortak olduğunuz için her şeyin masada olması ve eşit olarak paylaşılması gerektiğini varsayabilirsin. Ama sınırlar ve kurallar aynı şey değildir.

Sınırlar, senin ve partnerinin zorlukların üstesinden gelip daha zayıf değil, daha güçlü çıkmanıza yardımcı olmak için vardır. İlişkinizi veya birbirinizi kısıtlamak için değil.

Yani sınırlar, başarılı bir ilişki için rehber niteliğindedir. Onlar olmadan bir arada kalmak çok daha zor olabilir çünkü kimse hiçbir şeyin sorumluluğunu almaz.

Çok fazla çift, partnerinin ne isteyip ne istemediğini otomatik olarak bilmesi gerektiğini varsaydığı için sorun yaşar.

Ama ne sen ne de partnerin akıl okuyucu değilsiniz.

Açıkça iletişim kurmayarak, gelecekte büyük bir drama için zemin hazırlamış olursun. Bunları en baştan oturup konuşmak daha kolay değil mi?

Sınırlar, bağımsızlığını korumanı ve kendi kişiliğini sürdürmeni sağlar. Bir ilişki içinde güvende ve rahat hissetmene ve seni endişelendiren sorunlarla karşılaşmadan bir çift olarak birlikte büyümenize olanak tanır.

Koyabileceğin sayısız farklı sınır var. Ama ne konuşursanız konuşun, bunun sağlıksız bir alana kaymadığından, sağlıklı çizgide kaldığından emin ol.

Sınırlar kural değil, çizgidir

İlişkinizde sınırlar belirleyerek, partnerine vermek için bir kurallar listesi hazırlamış olmuyorsun. Bu, senin rahat hissettiğin çizgilerdir.

Bu, ilişkiden neye ihtiyacın olduğu ve neyle rahat etmediğin konusunda açık ve dürüst bir şekilde iletişim kurmaktan geçer.

Örneğin, asla evlenmek istemediğine dair net bir çizgin olabilir. Bunun için kendi nedenlerin olabilir ama bu konuda eminsindir. Bu senin için bir sınırdır.

Bunu partnerine “işine gelirse” diye dayatman sağlıksız olur.

Öte yandan, partnerinle oturup konuşman, nedenlerini açıklaman ve ikinizin de mutlu olacağı veya gelecekte açık olacağı başka seçenekleri keşfetmeniz sağlıklı olur.

Sınırlar rahat hissetmeni sağlamak için vardır

Elbette, asla aşılmaması gereken ve net bir şekilde iletilmesi gereken bazı sınırlar vardır.

Cinsel hayatınla ilgili, rahat etmediğin veya asla denemek istemediğin herhangi bir şey açıkça belirtilmeli ve saygı duyulmalıdır.

Aynı şey, partnerinin sana ilettiği her şey için de geçerlidir.

Her şey konuşmak ve ilişkinizi sağlıklı olan ve olmayan sınırlar içinde birlikte keşfetmekle ilgilidir. Sınırlar, insanların rahat hissetmesine yardımcı olmak için vardır. Bu şekilde hissettiğinde, bir ilişki içinde gelişebilir ve büyüyebilirsin.

Sağlıklı ilişki sınırları, ilişkinin asla rahatsız, kısıtlanmış veya mutsuz hissettiğin bir alana kaymamasını sağlar.

Tabii ki bu iki taraflıdır ve partnerinin de aynı şekilde hissetmesini sağlar.

Önce kendi kişisel sınırlarını belirle

Partnerinle olması gereken sınırlar hakkında konuşmadan önce, kendinle uzun ve ciddi bir konuşma yapıp bir partnerde neyi kabul edip neyi etmeyeceğini belirlemelisin.

Kendinle netleştiğinde, kişisel sınırlarına saygı duymayan insanlarla zaman kaybetmezsin. Bu yüzden bu önemli bir ilk adımdır.

Kişisel sınırlar, kendine sadık kalmak için uyman gereken emirler gibidir. Bazı sınırlara diğerlerinden daha sıkı uyulur, ancak yine de geçerlidirler.

Kendin için belirlemen gereken temel sınırlar

Daha önce de belirttiğimiz gibi, herkesin sınırları farklı olacaktır çünkü bunlar sana özeldir. Ancak, sağlıklı ilişkiler arayan insanlar arasında yaygın olarak belirlenen temel sınırlar vardır.

Sana doğru davranan biriyle birlikte olmanı sağlayacak bazı temel sınırlar şunlardır:

1. Bekar olması, bir partnerinin veya evli olmaması

Eğer partnerinden ayrılmamışsa veya boşanma sürecinde değilse, bu kişiyle birlikte olman için hiçbir neden yok. “Senin için onu terk edeceğim” derse, bunu ancak gördüğünde inan.

Bu arada, zamanını boşa harcama. Sen onun için bir dolgu malzemesisin. Evde yaşadığı sorunlardan kafasını dağıtmasına yardımcı olan bir şeysin. Onun duygusal yastığı olma. Gitsin bir terapiste para versin.

2. Hayır demek hayır demektir

Kadın ya da erkek olması, üç bacağı, tek bacağı olması ya da evcil kaplumbağası olması fark etmez. “Hayır” dediğinde, buna saygı duymalı.

Eğer biri “hayır” kelimesinin anlamını anlamıyorsa veya sen söylediğinde seni görmezden geliyorsa, sana saygı duymuyordur.

Aslında umursamıyor demektir. Evet, “kötü çocukla” veya “havalı kızla” çıkmak heyecan verici olabilir ama uzun vadede buna değmez. Romantik komedileri hiç izlemedin mi? Sonunda hep yalnız kalırlar. 😉

3. Özür dilemeyi bilmeyen biri

Bunun büyük bir mesele olmadığını düşünebilirsin ama özür dilemek istemeyen veya nasıl dileneceğini bilmeyen biriyle çıkıyorsan, kaç! Bu, flört sınırları içinde en büyüklerden biridir.

Kendi eylemlerini kabul etmek ve hatalarının sorumluluğunu almak esastır. Hatalı oldukları bir kavgaya girdiğinizde ve özür dilemek istemediklerinde ne olur?

Her şeyin suçunu üstlendiğin, bitmek bilmeyen ve yorucu bir ilişki olur.

Asla özür dilemeyen biriyle birlikteysen, sonunda her tartışma duygusal ve zihinsel olarak sana döneceği için sessizliğe gömülebilirsin. Ve bu, hayat enerjini emer.

4. Adam-çocuk veya kadın-çocuk

Hepimizin içinde bastırılmış anne/baba sorunları var. Belki baban ikinci sınıfta bisikletten düştüğünde seni tutmadı ya da annen sana hep bağırdı. Hepimizin bir derdi var.

Mesele şu ki, kimsenin ebeveyni olma. Eğer sorunları varsa, bunları kendileri çözmeli. Elbette onlara destek olabilirsin ama onların yükü onlara aittir.

Eşit bir ilişki içinde olmak başka bir şey, birinin tüm ihtiyaçları için sana bağımlı olması başka bir şey. Asla, o iş olmaz.

5. Başkalarına karşı kaba olan biri

Partnerinin nasıl biri olduğunu öğrenmek istiyorsan, ailesiyle nasıl etkileşimde bulunduğuna bak. Annesine ve babasına açıklanamaz bir şekilde kaba ve sözlü/duygusal olarak taciz edici mi?

Evet, sana daha iyi davranmayacak. Çünkü ona hayat veren anne babasına kaba ve acımasız sözlerle konuşuyorsa, seni özel kılan ne olabilir ki?

Yok, biz buna gelmeyiz.

6. Kimsenin peşinden koşma

Dinle, ego hassas bir şeydir. Ama unutma, o kadar da senden hoşlanmıyor olabilir. Biriyle sıradan bir şekilde çıkıyorsan ve karşılık vermediğini görüyorsan, zorlama. Bitir.

Belki harika birini kaçırdığını anlar, belki de anlamaz.

Eğer sen ilgi gösteriyorsan ve o seni peşinden koşturuyorsa, aptal yerine konuyorsun demektir. Kimsenin oyuncağı olma.

7. Yalancılar

Yalancının mumu yatsıya kadar yanar… Belki de pantolonun, seni aldattığı yalanını söyledikten sonra bulaştırdığı cinsel yolla bulaşan hastalıktan dolayı gerçekten yanıyordur. Nasıl işlediğini gördün mü?

Evet, eğlenceli değil, hem mecazi hem de gerçek anlamda yakar. Sana yalan söyleyecek birine ihtiyacın yok.

Mesajları deşifre etmek ve gerçekten ne olup bittiğine dair ipuçları için telefonunu karıştırmak için zamanın yok. Bu hüzünlü bir hazine avı değil, bir ilişki.

8. Lakap takma, aşağılama

Kaç yaşındayız? On iki mi? Eğer partnerin sana lakap takıyorsa veya aşağılayıcı yorumlar yapıyorsa, oyun parkına geri dönebilir. Hadi ama, buna ihtiyacın yok.

Flört ettiğiniz için, belki de sana söylediği bazı isimlerin veya seni inciten şeylerin uygun olmadığını söylemen gerekir. Şimdi, eğer bunu görmezden gelirse, o zaman gitmesi gerekir.

Neden mi? Çünkü her şeyin başı S-A-Y-G-I.

9. Cinsel isteklerini sana dayatması

Dinle, eğer partnerinle ve sokağın karşısındaki barda çalışan kızla üçlü yapmak istemiyorsan, yapma. Eğer anal boncukları denemek istemiyorsan, deneme.

Bazı insanlar diğerlerinden daha cinsel deneyimli veya maceracıdır ve bu sorun değil. Ama yatakta ne yapıp ne yapmayacağın konusunda konuşup sınırlarını belirlediğinden emin ol.

Bu şekilde, yatak odasına upuzun bir dildoyla girip, sen sadece Grinin Elli Tonu’nu izlemek isterken seni şaşırtmazlar.

10. Güven

Güven, olmazsa olmaz bir sınırdır. Diğer kişiye güvenemediğini hissettiğin bir ilişkide olmamalısın. Ayrıca, güven kazanılması gereken bir şeydir, bu yüzden şüpheli davranışlara karşı gözünü dört aç.

Eğer davranışlarından şüphelenmeye başlarsan, sezgilerini takip et – neredeyse hiç yanılmaz. Ve sana güvenilmez olduklarını kanıtlayana kadar onlarla kalma.

Bu aynı zamanda sana herhangi bir şekilde ihanet etmeye istekliyseler, düşündüğün kadar senden hoşlanmadıklarını da gösterir. Onlar için bir kolaylık olma.

11. Her zaman saygı

S-A-Y-G-I her ilişkide hayati önem taşır. Saygı yoksa veya saygının eksik olduğu zamanlar varsa, birliğinizin geleceği hakkında ciddi olarak düşünmen gerekir.

Sağlam ve sağlıklı bir sınır, her zaman saygı talep etmektir. Elbette bu, senin de partnerine saygı duyman gerektiği anlamına gelir.

12. Destek ve teşvik

Partnerin arkanda duran, seni destekleyen ve olabileceğinin en iyisi olman için seni teşvik eden biri olmalı.

Buna aykırı herhangi bir davranış, örneğin sen çalışırken birkaç gece yalnız kalacakları için bir şey yapmanı istememeleri veya yeni insanlarla tanışıp taşınmandan korkmaları gibi durumlar ele alınmalıdır.

13. Sağlıklı ve açık iletişim

İkiniz de akıl okuyucu değilsiniz ve olmanız da beklenmemeli. Belirlenecek en iyi sağlıklı ilişki sınırlarından biri, açık iletişim kanalları ve seni rahatsız eden şeyler hakkında konuşmaktır.

Partnerinin ne istediğini söylemeden anlamasını beklemek işe yaramayacaktır. Elbette, sen de onun açılmasını ve işler yolunda gitmediğinde sana söylemesini istersin.

14. Sınırlar sınırdır

Onları bir nedenle koydun. Pazarlığa açık değiller. Yani, partnerin sana saygıyla davranılması gerektiği konusunda hemfikir değilse, o zaman Beyoncé’nin dediği gibi, “sola, sola” (yani kapı orada). 👋

Temel kişisel sınırların, senin temel kişisel sınırlarındır. O kişiyi memnun etmek için bahaneler üretip onları değiştirme. O zaman onları koymanın ne anlamı kalır ki?

Bunlar, seni düşünmeye sevk edecek sadece birkaç sağlıklı kişisel sınırdır. Sana kapsamlı bir liste vermek zor çünkü gezegendeki her insanın neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda farklı bir görüşü olacaktır.

Ancak saygı, iletişim ve güven gibi temel unsurlar her ilişkinin bel kemiğini oluşturur ve sağlıklı kişisel sınırlar hakkında konuşurken her zaman bahsedilmelidir.

İlişki sınırları hakkında ne zaman konuşulmalı?

Artık bir ilişkiden önce ve sırasında hangi kişisel sınırlara sahip olman gerektiği konusunda net olduğuna göre, ilişki sınırları da belirlemelisin.

Sınırlarınızı mümkün olduğunca erken, ama çok da erken olmadan birlikte belirlemelisiniz.

Sağlıklı ilişki sınırlarını bir konuşma yapmadan da belirleyebilirsin. Örneğin, bir ilişkinin başlarında nasıl davrandığın, neyi tolere edip etmeyeceğini ortaya koyar.

Eğer partnerin memnun olmadığın veya rahat etmediğin bir şey yaparsa, o konu hakkında iletişim kurmak bir sınırın konulduğunu gösterir.

Bu, bir kalem ve kağıtla oturup ikiniz için de sınır olan şeylerin bir listesini yazmakla ilgili değildir. Bu, ihtiyaçlarınızı, isteklerinizi, arzularınızı ve korkularınızı iletişim kurarak birlikte yolunuzu bulmakla ilgilidir.

Oturup “tamam, şimdi bazı sınırlar belirlememiz gerekiyor” demek, yeni sevgilini korkutup kaçırma riskini taşır!

Tek yapman gereken, ne istediğinden ve ne istemediğinden emin olmak. Sonra, bunları ilişki boyunca iletmek.

Elbette, iletişimin bir parçası da dinlemektir. Partnerinden gelen aynı bilgileri dinle. Bunu yaparak, ciddi bir şey olmadıkça oturup ağır bir konuşma yapmanıza gerek kalmaz.

Ne sağlıklı, ne sağlıksız kabul edilir?

Öyle rastgele bir sınır belirleyip onun tutulmasını bekleyemezsin. Buradaki fikir, ikinize de neşe ve mutluluk getiren, uzun ömürlü bir ilişkiye sahip olmaktır. Sağlıksız veya kısıtlayıcı sınırlar belirlersen, bu gerçekleşmeyecektir.

Sınırlar kural değildir. İlişkinizde belirlediğiniz çizgilerdir.

Örneğin, yalnız zaman geçirmek. Ailenle ve arkadaşlarınla zaman geçirmen ve sürekli partnerinle birlikte olmaman gerekir. Eğer partnerin sürekli yanında olmaya çalışıyor ve sana bu zamanı vermiyorsa, bu belirlemen gereken sınırlardan biridir.

İşte birkaç sağlıklı ve sağlıksız ilişki sınırı örneği:

1. Kendi sorumluluklarını anlamak

Kendi mutluluğundan sorumlu olduğunu bilmek sağlıklıdır. Partnerin yanında olmadığında tamamen kaybolmuş ve eksik hissetmek sağlıklı değildir.

2. Arkadaşlıklar ve dış bağlantılar

İlişkinin dışında arkadaşlıklar ve bağlantılar kurmak sağlıklıdır. Mutluluk ve tatmin duygun da dahil olmak üzere her şey için partnerine güvenmek sağlıklı değildir.

3. İletişim ihtiyaçları

Partnerinle dürüstçe iletişim kurabilmek sağlıklı bir ilişki sınırıdır. Konuşmaktan korkmak, partnerini manipüle etmek veya onunla oyunlar oynamak ya da onun sana bunu yapması sağlıklı değildir.

4. Farklılıklara saygı duymak

Farklılıklara sahip olmak ve onlara saygı duymak sağlıklıdır. Bu farklılıkları işaret etmek veya partnerini kıskanmak sağlıklı değildir.

Farklılıkları görebiliyor musun? Sağlıklı ilişki sınırları, neyin sağlıklı neyin olmadığını belirler.

Örneğin, son ilişkisinde aldatılmış biriysen, bunun tekrar olmasından biraz korkman çok normaldir. Bu, kaçınmaya çalışman gereken bir şey değil. Geçmişinin ve eski partnerinin sana yaptıklarının sonuçlarının bir parçasıdır.

Ancak, bu geçmiş deneyimleri gelecekteki bir partnere yansıtmak ve o her dışarı çıktığında şüpheci ve korkulu olmak sağlıklı olmaz. Bu durumda, sağlıksız bir alana geçmiş olursun.

Yeni ilişki sınırları için en önemli kurallar

Sınırlar, senin ve partnerinin aynı sayfada olup olmadığınızı görmek için harika bir yoldur. Belki de düşündüğünüz kadar uyumlu değilsinizdir.

Peki yeni ilişkinde ne tür sınırlar belirlemen gerekiyor? Muhtemelen henüz düşünmedin ama artık zamanı geldi.

Eğer yeni ilişkinde hangi sınırları belirlemen gerektiğini merak ediyorsan, neyse ki bu yazıyı okuyorsun.

Yeni ilişkinde en başından belirlemen gereken tüm yeni ilişki sınırlarından bahsedeceğiz. Mutlu ve sağlıklı bir uzun vadeli ilişkide önemli olan kuralları anlama zamanı.

1. İletişim

Bu ilişkinin yürümesini istiyorsan, ikinizin de nasıl iletişim kuracağınız konusunda net olmanız gerekir. Mesajlaşmayı sevmeyebilirsin ama bu, partnerinin bunu bildiği anlamına gelmez.

Belki o telefonda konuşmaktan nefret ediyor ama sen bayılıyorsun. Nasıl konuşacaksınız?

Bu, yeni bir ilişkide bazı sorunlara yol açabilir. Mesajlaşmayı tercih eden kişi, diğerinin sürekli telefonda konuşmak istemesinden rahatsız olabilir. Ve telefonda konuşan da partnerinin sadece mesajlaşmayı sevmesinden sinir olabilir.

Genellikle nasıl iletişim kurduğunu ona bildirmen önemlidir. Tercihlerin konusunda net ve açık ol.

Bu şekilde, ona kısa mesajlar gönderdiğinde veya uzun telefon konuşmaları yapmak istediğinde alınmaz. Bu, en önemli yeni ilişki sınırlarından biridir.

2. Yalnız kalma zamanı

Herkes kişisel alanını sever. Yeni bir partnerin olması, her anını ona sarılarak geçirmen gerektiği anlamına gelmez. Kendin için ne kadar zamana ihtiyacın var?

Bu ciddi bir konuşma olmak zorunda değil ama kesinlikle rahat bir şekilde tartışmanız gereken bir şey. Bazı insanlar kendilerine daha fazla zaman ayırmaya ihtiyaç duyar, bazıları ise duymaz.

Bu konuya, içe dönük mü yoksa dışa dönük mü olduğunuz hakkında konuşarak yaklaşmak iyidir.

İçe dönükler, yeniden şarj olmak ve kendilerini yenilemek için çok daha fazla yalnız zamana ihtiyaç duyar. Oysa dışa dönükler, kendilerini şarj etmek için diğer insanlarla zamana ihtiyaç duyar.

Gördüğün gibi, bu temel kişilik farkına sahipseniz, mutlu bir orta yol bulmak oldukça zor olabilir.

Kişilik tipini bilmiyorsan, 16Personalities.com gibi bir web sitesine gidebilirsin. Ücretsiz online testi çözerek birbirinizin kişilikleri ve yalnız zaman ihtiyacı hakkında daha fazla şey öğrenebilirsiniz.

3. İlişki türü

Bu, birçok çift için bir sorun gibi görünüyor. Bir kişi sadece sıradan bir ilişki isterken, diğeri daha ciddi bir şey arıyor. Bunu ilk buluşmanızda, hatta daha öncesinde konuşmak en iyisi olurdu.

Yeni bir ilişkiye başlayıp, onun sadece takılmak istediğini, senin ise evlenmek istediğini öğrenmek istemezsin!

Çoğu çiftin bunu en başta, yeni ilişki sınırlarını belirlerken konuşacağını düşünürsün. Ama konuşmuyorlar.

Aslında, çoğu insan diğer kişinin de kendisiyle aynı fikirde olduğunu varsayar.

Ancak, sen bir akıl okuyucu değilsin, partnerin de değil. Yeni bir ilişkideyken hiçbir varsayımda bulunamazsın.

Partnerine ne istediğini açıkça ve dürüstçe sormalısın. Ve sen de ona ne istediğini söylemelisin.

4. Sosyal medya

Yeni bir ilişkide insanlar genellikle sosyal medyada birlikte fotoğraf paylaşmaktan çekinirler. Muhtemelen bunu temkinli oldukları ve çok erken hevesli görünmek istemedikleri için yaparlar.

Ayrıca, partnerinin bu konuda ne hissettiğini gerçekten nasıl bilebilirsin ki?

Bazı insanlar çok özeldir ve kişisel hayatlarının herkes tarafından görülmesini istemezler. Diğerleri ise hayatlarının tamamını 7/24 reels, story, video ve daha fazlasıyla herkesin izlemesi için anlatır.

Bu yüzden, yeni bir ilişki sınırı olarak sosyal medya tercihlerin hakkında konuşmalısın.

Bu konuyu açıkça konuşmazsan iki arada bir derede kalırsın. Fotoğraf paylaşmazsan partnerin rahatsız olabilir. Ama paylaşırsan, bu da onu rahatsız edebilir.

Sosyal medyanın bir diğer önemli yönü ise ilişki durumudur. “İlişkisi var” yazıp partnerini etiketler misin? “Bekar” olarak mı bırakırsın? İkinizden biri dünyaya ilişkinizi ilan etmeden önce bu konu ciddi bir konuşma gerektirir.

5. Buluşmalar

İlk birkaç buluşmanız çılgın veya benzersiz olabilir, ancak gerçekte, uzun vadeli bir ilişkiye girdiğinizde, buluşmalarınız daha tahmin edilebilir ve sıradan olacaktır. Sen ve yeni partnerin, birlikte nasıl zaman geçirmek istediğiniz konusunda bir anlaşmaya varmanız gerekir.

Normalde ne yapmaktan hoşlandığınız hakkında konuşun. Sinemaya gitmeyi, indirimli içki saatlerini, dans etmeyi veya canlı müzik dinlemeyi sever misin?

Eğer öyleyse, partnerine söyle. Ve ona ne yapmaktan hoşlandığını sor. Sen bütün hafta sonu koltukta Netflix izlemekten keyif alabilirsin ama partnerin yürüyüşe çıkmaktan hoşlanabilir.

Zaman geçtikçe, keyif aldığınız şeyler konusunda aynı fikirde olmadığınızı fark edebilirsiniz. Mutlu bir orta yol bulmalısınız.

6. Paylaşım

Yeni çıkmaya başladığınızı biliyoruz ama bir şeyleri paylaşma söz konusu olduğunda, işler biraz karmaşıklaşabilir. Bu sınırları ilişkinin başlarında belirlemen gerekir.

Partnerinin tüm cihazlarının şifrelerini bilmesini ister misin? Belki de hesabı bölüşmeye inanıyorsun ama partnerin inanmıyor.

Paylaşım, finans ve şifrelerin ötesine geçer. Paylaşım aynı zamanda kendini açmak ve yeni partnerine geçmişini, umutlarını, hayallerini, ahlakını ve dünyaya bakış açını anlatmak anlamına da gelir.

Bazı insanlar kişisel bilgileri paylaşmayı riskli olarak görürken, diğerleri bunun onları diğer kişiye duygusal olarak bağlayacağını düşünür. Ve ikisi de bir dereceye kadar doğrudur.

7. Mahremiyet ve Cinsellik

Bir ilişkide mahremiyetin ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz ve bu er ya da geç konuşulacak bir konu. Bunu mümkün olan en kısa sürede ele almalısın.

Belki de toplum içinde yakınlaşmaktan hoşlanmıyorsun ya da seks yapmak için birkaç ay beklemek istiyorsun. Bunlar partnerinin bilmesi gereken şeyler.

İlişkinin başlarında yakınlaşmayı mı yoksa beklemeyi mi tercih ettiğin senin kararın, ama ikinizin de aynı sayfada olması gerekir.

Kabul edelim, herkesin cinsel dürtüsü farklıdır. Sen ilk buluşmada seks yapmak için ölüp bitiyor olabilirsin, o ise evlenene kadar beklemek isteyebilir! Bu yüzden, ilişkinin başlarında konuşmak garip gelse de, gelecekte sizi birçok sorundan kurtarabilir.

8. Gelecek

Geleceğinin seni nereye götüreceğini veya nasıl görüneceğini bilemezsin ama geleceğinin nasıl görünmesini istediğine dair bir fikrin var. Belki çocuk istiyorsun, belki istemiyorsun, belki de hayatını seyahat ederek geçirmek istiyorsun.

Bu ilişki taze olsa da, bunun uzun vadeli bir şeye dönüşüp dönüşmeyeceğini kim bilebilir? Ama sen çocuk istiyorsan ve o istemiyorsa, bu ileride bir sorun olacaktır.

Bu konuları bu kadar erken konuşmak garip gelebilir. Ancak, konuşmazsan, beş yıl sonra gelecek konusunda tamamen zıt kutuplarda olduğunuzu fark edebilirsin. Bu değerli yılları, bunu erken konuşmadığınız için ilişkinizin mahkum olduğunu keşfetmek için boşa harcamak ister misin?

9. Kırmızı çizgiler ve olmazsa olmazlar

Evet, bu önemli. Onlar için ne yapacağını ve ne yapmayacağını açıkça belirtmen gerekecek. Bu kulağa sert geliyor ama dürüst olalım, senin de sınırların var, onun da.

Bunlar büyük “yapılacaklar ve yapılmayacaklar” olmak zorunda değil ama boyutları ne olursa olsun ifade edilmeleri gerekir.

Kırmızı çizgilerin yanı sıra, olmazsa olmazların hakkında da konuşmalısın. Bunlar, bir ilişkide kesinlikle onsuz yapamayacağın şeylerdir.

Bu, düzenli seks veya sürekli mesajlaşma olabilir. Ne olduğu önemli değil. Senin için önemli olduğu sürece, önemlidir.

10. Anlaşmazlıklar

Bunun tartışılması gereken bir sınır olacağını kim düşünebilirdi ki? Ama bu çok önemli. Anlaşmazlıkları nasıl ele aldığınız, ilişkinizi ya yapar ya da bozar.

Belki de bir tartışmadan sonra boşluğa ihtiyaç duyan birisin ya da sorunu hemen çözmesi gereken birisin. Kavga ettiğinde nasıl bir insan olursun?

İnsanların çatışmaları ele almasının beş ana yolu vardır: kaçınma, rekabet etme, uzlaşma, diğer kişiye boyun eğme ve karşılıklı bir çözüm bulmak için işbirliği yapma.

Hepimizin kendi tarzları var ve bunlar çocuklukta ebeveynlerimizi izleyerek oluştu.

Yani, sen çatışmadan kaçınan biriysen ama partnerin bir tartışma sırasında kazanmak için rekabet etmek istiyorsa, bu muhtemelen tahmin edebileceğin gibi bazı büyük sorunlara neden olabilir!

11. Cinsel fanteziler

Herkes cinsel olarak farklıdır. Bazı insanlar cinsellikleri konusunda oldukça “vanilya” (yani sıradan) iken, diğerleri oldukça sıra dışı şeylerden hoşlanır.

Sen ve partnerin, cinsel tercihlerinizin birbirine uyup uymadığını ve partnerinin ne kadar uzlaşmaya ve denemeye istekli olduğunu görmeniz gerekecek.

Bu çok önemli, çünkü biriniz S&M’den hoşlanıyorsa ve diğeri sadece misyoner pozisyonunu seviyorsa, muhtemelen pek uyumlu olmayacaksınız.

12. Netleştir ve kontrol et

Bu sınırların netleştirilmesi gerekiyor. Şimdi, cevabından emin değilsen, tekrar netleştirmek için sormaktan çekinme.

Bu senin hayatın ve kontrolü eline alman gerekiyor. Belirli bir konu hakkında ne hissettiğinden emin değilsen, ondan açıklamasını iste. Bu şekilde, hemen bilirsin ve kimse seni suçlayamaz.

Ayrıca, zaman geçtikçe, yeni ilişki sınırlarınızın hala ikiniz için de işe yaradığından emin olmak için birbirinizi kontrol etmeye devam etmeniz gerekir.

13. Tetikleyiciler

Hepimizin geçmiş ilişkilerden gelen bir yükü var. Güven sorunların, özgüven sorunların veya zihinsel ya da duygusal istismarla başa çıkma durumların olabilir. Yeni ilişkinde sınırların olması harika bir başlangıç noktasıdır.

Partnerinin neler yaşadığını ve ne tür davranışların kabul edilemez olduğunu bildiğinden emin ol.

Eğer bir kavgada küfür etmek sende kötü hisler uyandırıyorsa, sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmek için partnerine nasıl hissettiğini söyle. Ve tam tersi.

14. Beklentiler

Sınırlar sadece bir ilişkideki durma noktaları değil, aynı zamanda beklentilerdir de.

Sen ve partnerin birbirinizden ne bekliyorsunuz? İkinizin de akıl okuyucu olmadığını varsayıyoruz, bu da birbirinize ne istediğinizi söylemeniz gerektiği anlamına geliyor.

Her gün konuşmayı veya buluşmayı bekliyorsan partnerine söyle. Haftada bir kez ailenle akşam yemeği yemek gibi belirli şeyler yapmasını bekliyorsan ona söyle.

Birbirinizden ne beklediğiniz hakkında iletişim kurmazsanız, ikiniz de beklentilerinizi karşılamadığı için birbirinize kin beslemeye başlayacaksınız.

15. Finansal bağımsızlık

Bir çift olmanız, hayatınızın her parçasının paylaşıldığı anlamına gelmez. Paranızla bağımsız olmak isteyebilirsiniz. Partnerine borç para vererek onu bir sıkıntıdan kurtarmaya istekli misin? Ya bir aylık kirasını ödeyemezse?

Sen ve partnerin, paranızla bu durumlarda ne yapmaya istekli olup olmadığınızı tartışmalısınız. Bu şekilde, bir şey olursa, zaten bir planınız olur.

16. Tek eşlilik (Monogami)

Bir ilişkide olmanız, sadık olmanın kesin olduğu anlamına gelmez. Bağlılık söz konusu olduğunda bir ilişkide sınırlar belirlenmesi gerekir.

Tamamen bu ilişkide misin yoksa hala suları mı test ediyorsun? Tek eşli olduğunuzu varsayıp daha sonra partnerinin başka insanlarla görüştüğünü öğrenmek istemezsin.

Bu yüzden, ilişki sınırlarınızı tartışın. Seksten öpüşmeye ve hatta flört etmeye kadar her şeyi konuşun. İkinizin dışında nelerin yasak olduğu konusunda net olun.

17. Aile

Burada sadece evlilik ve çocuklardan bahsetmiyoruz, aynı zamanda birbirinizin geniş ailesine ne kadar dahil olacağınızdan bahsediyoruz. Partnerin kardeşlerinle veya ebeveynlerinle kendi başına iletişime geçebilir mi?

Tatilleri nerede geçiriyorsunuz? Bazı insanlar ailelerine karşı çok koruyucudur, diğerleri ise pek iyi anlaşamaz.

Senin ve partnerinin birbirinizin aileleriyle nerede durduğunuzu bilmek, kimsenin birbirinin alanına girmesini önlemek için önemlidir.

18. Mesafe

En güçlü ilişkiyi bile bitirebilecek bir şey mesafedir. İkiniz de uzun mesafeli bir ilişkiye girmeye istekli misiniz?

Biri taşınmadan önce ne kadar sürecek? Partnerinle birlikte olmak için taşınmaya istekli misin ve o da senin için aynısını yapmaya istekli mi?

19. Arkadaşlar

Bazı çiftler bir arkadaş grubunu paylaşırken, diğerlerinin kendi ayrı arkadaşları vardır. Arkadaşlıklar için sınırlar belirlemek çok önemlidir. Arkadaşlıklarını ilişkiden biraz ayrı mı tutmak istiyorsun?

Partnerinin yalnız takılmana rahat olduğu erkek veya kadın arkadaşların var mı? Arkadaşlıkla ilgili herhangi bir şeyi tartışmak, bir kavgayı daha başlamadan bitirebilir.

20. Değişiklikler

Bu zor bir konu. Her ilişkide değişiklikler ortaya çıkacaktır. Onlarla nasıl yüzleşeceğini öngöremezsin çünkü ne olduklarını bilemezsin.

Beklenmedik sorunlarla nasıl başa çıkılacağına dair sınırlar belirlemek, ikinizin de bir şeyler ortaya çıktığında sakin kalmanıza yardımcı olacaktır.

21. Ayrılık

Hala mutluyken bir ayrılıktan bahsetmek gerçekten korkutucu gelebilir, ancak birlikte yaşıyorsanız, yakın arkadaşları, bir evcil hayvanı vb. paylaşıyorsanız, bu gündeme getirmek isteyebileceğin bir şeydir.

Bu muhtemelen hepsinden en garip ve en korkutucu olanı, ancak potansiyel bir ayrılıkla nasıl başa çıkılacağını tartışmak, daha sonra zaman ve acıdan tasarruf etmenizi sağlayabilir. Ve birlikte kalırsanız, en azından her ihtimale karşı bir sınır belirlemiş olursunuz.

Sağlıklı sınırlar nasıl oluşturulur – İzlenecek doğru adımlar

Artık ilişkinde hangi alanlarda sınırlarını oluşturacağını ve belirleyeceğini bildiğine göre, bunu tam olarak nasıl yapacaksın? İşte bunu başarılı bir şekilde yapman için bazı ipuçları:

1. Düşüncelerini ve duygularını net bir şekilde ilet

Partnerine karşı dürüst olmalısın. Bunları paylaşırken saygılı ve net ol. Bazen o anda ne düşündüğünü ve hissettiğini bilmek zor olabilir.

Eğer bu senin için geçerliyse, bunu çözmek için biraz zaman iste. Ama sorunlardan kaçınacak kadar uzun düşünme.

2. Partnerinin duygularını tahmin etme

Bunun yerine, onlara doğrudan sormalısın. Sen bir akıl okuyucu değilsin ve olmaya çalışırsan, yanılabilirsin. Kendi kelimelerini onun duygularına yükleme.

3. Seçimlerinin sorumluluğunu al

Nasıl hissettiğin için partnerini suçlama. Ne hissetmek ve ne yapmak istediğin senin seçimin. Bu onun suçu değil. Kendine sahipsin – onlar sana sahip değil.

Kazara veya kasıtlı olsun, seçimlerinin içinde bulunduğun duruma nasıl katkıda bulunmuş olabileceğini kendine sor.

4. Duygularının sahipliğini üstlen

“Dün konuştuğumuzda incinmiş ve yanlış anlaşılmış hissettim” gibi şeyler söyleyebilirsin. Bu “ben” dilidir ve partnerini “Sesini yükselttiğin için beni incittin” demekten daha az savunmacı yapar.

Unutma, sağlıklı ilişki sınırları iki yönlü çalışır

Kendi sınırlarını bilmek önemli olsa da, partnerinin ihtiyaçlarını ve arzularını da anlaman hayati önem taşır. Bir ilişkide her şeyi kendi istediğin gibi yapamazsın ve ikiniz arasında uzlaşmayı öğrenmen gerekir.

Belki partnerin sana asla evlenmek istemediğini söyler, ama sen şu anda bu konuda emin değilsindir. Bu durumda, belki de bunun yerine medeni bir ortaklığı veya uzun vadeli birlikte yaşamayı tartışın.

Bu şekilde, istediğin bağlılık seviyesini elde edersin ve partnerin evliliğe zorlanmış hissetmez.

İletişim kurma ve uzlaşma yeteneği olmadan, ilişkin çok uzağa gitmeyecektir. Ama bu, senin için özellikle önemli olan şeylerden her zaman vazgeçmen gerektiği anlamına gelmez.

Bu, adil bir denge ile ilgilidir ve bunu ancak birbirinizle konuşarak ve partnerini gerçekten dinlemek için zaman ayırarak bulabilirsin.

Sınırlar sınırdır ve bir ilişkiye girmeden önce onları yerinde bulundurman gerekir. Kendin ve ilişkilerin için sınırlar belirlersen, sana saygı duyan ve sana istediğin gibi davranan bir partner bulursun. 💖

---

Peki senin için bir ilişkideki en önemli sınır ne? Hadi, düşüncelerini bizimle yorumlarda paylaş! Bu yazının bir arkadaşına iyi geleceğini düşünüyorsan, ona göndermeyi unutma. 😉